EMZİRME DÖNEMİNDE İLAÇ KULLANIMI

breast-feeding, maternity, mother-1582923.jpg

Emzirme, bebeklerde mortalite, akut solunum yolu enfeksiyonu, diyare gibi durumların önüne geçmede oldukça etkilidir. Emzirilen bebeklerde ileri yaşlarda özellikle astım, tip-2 diyabet gibi kronik hastalıklara ve obezite, lösemi gibi rahatsızlıklara yakalanma oranı daha düşük bulunmuştur. Ayrıca emzirilen bebeklerin IQ skorlarında artış olduğu ile ilgili çalışmalar da bulunmaktadır.

Emzirmenin sadece bebek için faydası yoktur; anne için de koruyucu rol üstlenir. Annenin meme ve over kanserine yakalanma riskini azaltarak koruyucu özellik göstermektedir. Anne ve bebek arasında bağ oluşması açısından da çok kıymetlidir.

Kadınlarda ilk gebelik yaşının zamanla artmasıyla beraber; emzirme döneminde kronik hastalığa sahip olma oranı da artmaktadır. Kadınların emzirme döneminde ilaç kullanımı ile ilgili endişelerinden dolayı bu dönemde yapılan hasta eğitimleri hayati önem taşımaktadır. Kadının sürekli kullanması gereken ilacı emzirme döneminde kullanmaması hem bebekte hem de annede kalıcı hasarlara sebep olabilir. Kadına emzirme döneminde ilaçlarını kullanıp kullanmayacağını mutlaka doktoruna sormasını; ekstra kullanabileceği ilaçlar konusunda da eczacıdan bilgi alması gerektiği mutlaka söylenmelidir.

Doğum sonrası ilk 2 haftalık dönemde meme alveoler hücreleri arasındaki gapler daha geniş olduğundan birçok ilacın daha kolay geçişine izin verir fakat ilk günlerde bebeğin aldığı süt miktarı az olduğu için maruz kaldığı ilaç miktarı daha az olacaktır. Özellikle ilk 2 ayda bebekler ilaç advers etkilerine daha duyarlıdır bu nedenle eczacıya danışmadan ilaç kullanmaması gerektiği mutlaka anlatılmalıdır.

Süt protein konsantrasyonu sütte yaklaşık %0,9 dur. Annenin kullanmış olduğu ilaçların büyük bölümü annenin plazmasında kalırken; süte geçen kısım süt proteinlerinin miktarına bağlıdır. Annenin aldığı ilacın süte geçmesini, ilacın iyonizasyon özelliği de etkiler. Non-iyonize olan ilaçlar iyonize olabilen ilaçlardan daha az süte geçerler. İlaçların pH düzeyleri de etkiler. Kan plazması ve intertisiyel sıvının pH’sı 7,4 olup biraz baziktir. Zayıf asit olan ilaçlar bazik sıvıda daha kolay çözündükleri ve proteinlere daha çok şekilde bağlandıkları için plazmada sütte olduğundan daha yüksek konsantrasyonda bulunurlar. Yani zayıf bazik olan ilaçlar süte daha çok geçerler. İlaç molekülünün büyüklüğü ve molekül ağırlığı da ilacın süte geçişini etkiler. Ağırlığı 100 mol’den fazla ilaç membranlardan süte geçemez. Örneğin insülin ve heparin molekül büyüklükleri fazla olduğundan süte geçemezler. Bir diğer etkileyen durum da molekülün çözünürlüğüdür. Yüksek lipid çözünürlüğü olan ilaçların sütten atılımı plazmaya benzer şekildedir. Ancak düşük lipid çözünürlüğüne sahip olan bir ilaç plazmadan sabit oranda temizlenebilirken; süt içinde atılım hızı daha yavaştır; daha fazla süt içinde kalırlar.

Göreceli bebek dozu, bebeğin emzirilmesi esnasında sütle birlikte vücuduna giren ilaç miktarının (mg/kg/gün) annenin aldığı ilaç miktarına oranı (mg/kg/gün) olarak tanımlanmaktadır. İlacın göreceli bebek dozu %10’un altında olduğunda, eğer başka bir kontrendikasyon bulunmuyorsa, genellikle ilaç emzirme ile uyumlu olarak kabul edilmektedir.

Çoğu ilaç anne sütüne geçtiği için, emzirme döneminde ilaç kullanımı ile ilgili asıl önemli olan ilacın anne sütüne geçip geçmediği değil; anne sütüne geçen miktarının bebekte ciddi bir advers etkiye yol açma potansiyelinin olup olmadığıdır. Emziren annede ilaç seçimi her bireyde ayrı değerlendirilmesi gereken bir durumdur. Göreceli bebek dozu %10’un altında olan, kısa yarılanma ömürlü, proteine yüksek oranda bağlanan, oral emilimi ve yağda çözünürlüğü düşük ilaçlar tercih edilmelidir.

Bir ilacın bebeğe zarar verip vermediği tam bilinmediğinde bebek takip edilmelidir. Eğer bebekte yorgunluk, uyku hali belirtileri varsa, beslenme ya da uyku düzeninde bir değişiklik gözlenirse annenin kullandığı ilaçlar tekrar gözden geçirilmelidir. Bebeğin yeme düzeninde, uyku alışkanlıklarında değişiklik veya vücudunda kızarıklık gibi alışık olmadığı döküntü olup olmadığının kontrol edilmesi anneye söylenmeli ve böyle bir durumla karşılaşırsa mutlaka doktora ya da eczacıya başvurması ve kullandığı ilaçları göstermesi gerektiği anlatılmalıdır.

Emzirme Döneminde Kullanılabilecek Bazı İlaçlar

Analjezikler

  • İbuprofen
  • Parasetamol

İbuprofen emzirme döneminde non-steroidal antienflamatuar ilaçlar arasında ilk tercihtir. Antienflamatuar etkinin gerekmediği durumlarda parasetamol ilk tercih olarak kabul edilmektedir.

Antibiyotikler

  • Amoksisilin ve Ampisilin (Nadiren döküntü ve gastrointestinal floranın bozulmasına bağlı diyare ve pamukçuk yapabilir. Emzirilen bebeğin diyare, pamukçuk gibi gastrointestinal semptomlar ve döküntü açısından takip edilmesi gerektiği anneye anlatılmalıdır)
  • Sefuroksim aksetil ve Seftriakson (Emzirilen bebeğin diyare, pamukçuk gibi gastrointestinal semptomlar ve döküntü açısından takip edilmesi gerektiği anneye anlatılmalıdır)
  • Klaritromisin (Emzirilen bebeğin diyare, pamukçuk gibi gastrointestinal semptomlar ve döküntü açısından takip edilmesi gerektiği anneye anlatılmalıdır)
  • Eritromisin (Az sayıda vakada diyare, döküntü, irrtabilite, kusma, emmede ve kiloda azalma, sedasyon görülmüştür, bebek takip edilmelidir)

Antihistaminikler

  • Loratadin (Emzirilen bebek sedasyon, kuru ağız, taşikardi açısından takip edilmelidir)
  • Setirizin

Kortikosteroidler (İnhalasyon)

  • Budesonid
  • Beklometazon
  • Flutikazon

Antiülser İlaçları

  • Famotidin
  • Omeprazol

Antiemetikler

  • Meklizin (Emzirilen bebek sedasyon açısından takip edilmelidir)
  • Metoklopramid (Birkaç vakada intestinal rahatsızlık ve gaz görülmüştür. Annenin süt miktarında artış yapabilir)
  • Domperidon (Bebeklerde direkt olarak kullanımında birkaç vakada QT uzamasına neden olduğu bildirilmiştir.)

Antihipertansifler

  • Propranolol (Bebek hipoglisemi ve bradikardi yönünden takip edilmelidir)
  • Metoprolol (Bebek hipoglisemi ve bradikardi yönünden takip edilmelidir)
  • Nifedipin
  • Verapamil
  • Metildopa (Prolaktin seviyelerini artırarak anne sütü üretimini artırabilir)

Antikoagülanlar

  • Heparin
  • Enoksaparin
  • Varfarin

Antidepresanlar

  • Sertralin (Emzirilen bebeğin uykuya meyil, bulantı, kusma, uyanıklık, konstipasyon ve irritabilite açısından takip edilmesi gerektiği anneye söylenmelidir)
  • Paroksetin (Emzirilen bebeğin uykuya meyil, bulantı, kusma, uyanıklık, konstipasyon ve irritabilite açısından takip edilmesi gerektiği anneye söylenmelidir)

Antipsikotikler

  • Olanzapin (Emzirilen bebek uykuya meyil ve irritabilite açısından gözlenmesi gerektiği anneye söylenmelidir.)
  • Ketiapin (Emzirilen bebek uykuya meyil ve irritabilite açısından gözlenmesi gerektiği anneye söylenmelidir.)

Oral Kontraseptifler

  • Medroksiprogesteron
  • Desogestrel
  • Levonorgestrel

Doğumdan sonra 6 hafta kullanılmamalıdır. 6 haftadan sonra başlanabilir.

Tiroid İlaçları

  • Levotiroksin
  • Propiltiurasil

Hasta Eğitimi

Emzirme dönemi hem anne hem de bebek için hayati öneme sahip olan bir süreçtir. Kadınların emzirme döneminde ilaç kullanımı ile ilgili endişelerinden dolayı bu dönemde yapılan hasta eğitimleri hayati önem taşımaktadır. Kadının sürekli kullanması gereken ilacı emzirme döneminde kullanmaması hem bebekte hem de annede kalıcı hasarlara sebep olabilir. Kadına emzirme döneminde ilaçlarını kullanıp kullanmayacağını mutlaka doktoruna sormasını; ekstra kullanabileceği ilaçlar konusunda da eczacıdan bilgi alması gerektiği mutlaka söylenmelidir. Eğer süte geçen bir ilaç kullanılıyorsa akşam son emzirmeden sonra ilaç alınabilir; gece süt sağılıp atılır, sabah emzirmeye devam edilir.

Kaynaklar:

DOI: 10.15511/tjtfp.17.00383

DOI: 10.15511/tahd.19.00476


0 yorum

Bir yanıt yazın

Avatar placeholder

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

E-BÜLTEN

Yeni yüklenen slaytlardan ve güncel yazılardan haberdar olmak istiyorsanız e-posta adresiniz ile e-bültene kaydolabilirsiniz.