FLOROKİNOLONLARIN KULLANIMINDA DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

Hızlı bakterisid etki gösteren geniş spektrumlu lipofilik antibiyotiklerdir. İnsan hücreleri içine kolay girerler. Bu nedenle intraselüler yerleşim gösteren duyarlı patojen bakterilere etki ederler.

Kullanma sıklığı ile orantılı olarak bütün florokinolonlara karşı direnç gelişebilir ancak yine de toplam direnç sıklığı düşük bir antibiyotiktir.

Vücutta yaygın dağılım gösterirler; dokulara iyi sokulurlar. Böbrek, akciğer, bronş, çizgili kas, safra kesesi, prostat, idrar içindeki konsantrasyonları genelde plazmadan daha yüksektir. Plazma proteinlerine az bağlanmalarına karşın dağılım hacimlerinin yüksek oluşu ve dokulara fazla sokulmaları nedeniyle eliminasyon yarılanma ömürleri uzundur.

Gram (-) bakterilere karşı postantibiyotik etkileri vardır ve bu etki aminoglikozidler gibi uzundur.

Yan Etkileri

En yaygın olarak GIS tahriş yaparlar, buna bağlı olarak bulantı, kusma, diyare, iştahsızlık ve karın ağrısı gibi yan etkilere sebep olabilirler.

Ağızda metalik tat oluşturabilirler.

Güneşe hassasiyet oluşturabilirler, bu nedenle florokinolon kullanan hastalar bu konuda bilgilendirilmelidir; hastaya ilacı kullandığı süre boyunca doğrudan güneş ışığına maruz kalmaması ve güneş koruyucu kullanması önerilebilir.

Kemik ve tendonlarda erozyona sebep olabilir. İnsanlarda nadir olarak tendinit, tendon yırtılması bildirilmiştir. Bu durumun olma ihtimali; öyküsü olanlarda, yaşlı hastalarda, kortikosteroid kullananlarda daha fazladır. Gelişmekte olan kemik ve tendonlarda oluşturacağı bu potansiyel risk nedeniyle bebeklerde, gelişme çağındaki çocuklarda, gebelerde ve emziren kadınlarda kullanılmamalıdır.

QT aralığını uzatma potansiyeli vardır, bu nedenle QT aralığını uzatan ilaçlarla birlikte kullanımından kaçınılmalıdır.

Önemli Etkileşimleri

Hasta Eğitimi

Florokinolon kullanan hastaya yan etkilerle ilgili bilgilendirme yapmak oldukça önemlidir.

Sıklıkla görülen GIS tahrişe bağlı oluşabilecek yan etkilere karşı uyarılmalıdır. Florokinolonların ağızda metalik tat yapabileceği ancak endişelenmemesi gerektiği hastaya anlatılmalıdır; ilacının bitmesiyle beraber bu yan etki de ortadan kalkacaktır.

Florokinolonların neden olduğu güneşe hassasiyet çoğu zaman göz ardı edilen bir yan etkidir. Hastanın bu yan etkiye karşı florokinolonları kullandığı süre boyunca güneş ışığının zararlı olduğu saatlerde mümkün olduğunca doğrudan güneş ışığına maruz kalmaması ve güneş ışığına çıkacaksa da mutlaka güneş koruyucu kullanması gerektiği anlatılmalıdır.

Florokinolonların yan etki ve etkileşimlerinden korunmak için hastaya hastalık ve ilaç kullanım öyküsü sorulmalıdır. Kullandığı ilaçlar ile bir etkileşimi olmasa da magnezyum ve alüminyumlu antiasitler, sükralfat, kalsiyum, magnezyum, çinko ve demir içeren ilaçlar ile ilacının etkileştiği söylenmelidir çünkü hasta bu ilaçları hasta danışmadan kullanabilmektedir. Bu bileşikler ile florokinolonlar şelat oluştururlar ve biyoyararlanım azalır. Birlikte kullanılmaları halinde arada en az 2 saat olmalıdır.

FLOROKİNOLONLAR İLE İLGİLİ DETAYLI BİLGİLER VE GÜNCEL MÜSTAHZAR TABLOLARI İÇEREN SLAYTIMIZ İÇİN TIKLAYINIZ.


0 yorum

Bir yanıt yazın

Avatar placeholder

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

E-BÜLTEN

Yeni yüklenen slaytlardan ve güncel yazılardan haberdar olmak istiyorsanız e-posta adresiniz ile e-bültene kaydolabilirsiniz.